1. Herkesin düzenleyeceği protestonun gerçekleşeceği mekanı seçme hakkı vardır. Yer seçimi, protesto ile ifade edilmek istenen amacın ayrılmaz bir parçası olarak görülmelidir. Devletler, protestoların kamusal alanın meşru bir kullanımı olarak görüldüğünü garanti altına almalı; diğer kullanım şekillerine nazaran daha olumsuz bir gözle görmemelidir. Bu yüzden devletler:

a) Özel mülk olan ancak işlevsel olarak kamusal alan sayılabilecek (örneğin halka açık olan ve kamusal amaçlarla kullanılan) yerler de dahil olmak üzere bütün kamusal alanlarda protestolara izin vermelidir. Bir özel mülkün işlevsel olarak kamusal olup olmadığına karar vermek için mekanın doğası, coğrafi konumu ve günlük kullanımı resmi makamlar tarafından gözününde bulundurulmalıdır.

b) Protestoların hedef kitlenin görüp duyabileceği mekanlarda gerçekleşmesi güvence altına alınmalıdır.

c) Karşıt protestolarda iki tarafın mümkün olduğu kadar birbirini görüp duyabileceği mesafede olmasını kolaylaştırmalı ve bu yönde yeterli kaynak kullanmalıdır. Devletler ,karşıt görüşlü gruplar arasındaki anlaşmazlık ya da gerginilik yüzünden ortaya çıkabilecek olası asayiş problemlerinin protesto hakkını kısıtlamayı haklı göstermek için kullanılmamasını sağlamalıdır.

d) İnternette gerçekleşen protestolara herhangi bir kısıtlama getirilmemelidir. Bu anlamda internet rutin olarak kamusal amaçlarla kullanılan yarı kamusal bir alan olarak görülmelidir.

This post is also available in: İngilizce, İspanyolca, Fransızca, Rusça, Farsça, Portekizce, Brezilya