1. Devletlerin, bireylerin protesto etme hakkını güvence altına almak için pozitif bir yükümlülüğü vardır. Özellikle aşağıdakileri yapmaları gerekir:
a) İnsan haklarını korumaya yönelik kuralların, münferit, sınırlı sayıda veya geniş çaplı şiddet eylemleri olduğunda veya koşulların protesto hakkına belirli ve geçici kısıtlamalar getirilmesini gerektirdiği zamanlarda dahi, tüm protestolarda uygulanacağının güçlü bir şekilde teyit edilmesi.
b) Kişilerin fiziksel şiddet veya insan haklarının ihlal edilmesinden endişe duymadan protestolara katılmaları için makul ve uygun önlemler alırken, aynı zamanda belirli bir protestodan etkilenen kişilerin güvenliğini tehdit eden riskleri en aza indirmek. Devletler, bazen yürürlükte olan yasaları ihlal edecek koşullarda oluşan bir protestoda, kolluk gücünün hemen kullanılması gerekmediğini unutmamalıdır. Müdahale etmemek bu gibi durumlarda en iyi yaklaşım olabilir.
c) Protestocuları ve diğer kişileri protestoyu dağıtmak ya da engellemek isteyen kişilerden gelebilecek her türlü tehdit ve şiddetten aktif bir biçimde korumak.
d) Belli protestolar süresinde kadınlar, çocuklar, azınlık grupları, engelliler de dahil olmak üzere risk altında olan grupların korunduğunu güvence altına almak. Ancak bu yönde alınacak eylemler azınlık ve risk grupları hakkında var olan klişe önyargıları doğrulamak, ayrımcı normları, değer ve davranışları devam ettirmek ve bu grupların protesto hakkını kullanma yeteneklerini kısıtlamak şeklinde olmamalıdır. Aşağıda sıralananlar bu tür gruplarla ilgili olarak alınabilecek önlemlerden bazılarını içerir:
i. Risk altındaki gruplara yönelik ayrımcılıkla baş etmek için bütünsel yaklaşımılar sergilenmelidir. Ayrımcılığın kaynağına gidilmeli ve uygulanabilecek yasalarda ve süreçlerde baştan aşağı reforma gidilmelidir.
ii. Ayrımcılık ve şiddetten muzdarip tüm bireylere yasal destek de dahil olmak üzere failleri hukuk önüne çıkarma olanağı ve mağdurlara koruma yöntemleri sağlanmalıdır.
iii. Devlet görevlerinin, risk altındaki gruplara mensup protestoculara karşı taciz ve şiddet eylemleri kamuoyu önünde kınanmalı ve bu grupların protesto hakkının korunması ve bu hakka saygı duyulması yönünde açıkça taahhütte bulunulmalı.
iv. Tüm resmi görevlilerin ve güvenlik güçleri mensuplarının ayrımcılık karşıtı eğitimden geçirilmesi. Bu eğitimler için yeterli kaynak ayrılmalı ve programlar ciddiyetle uygulanmalı ve takip edilmeli.
This post is also available in: İngilizce, İspanyolca, Fransızca, Rusça, Farsça, Portekizce, Brezilya